9. SINIF 1. SINAV KONULARI (TÜM 9. SINIFLAR)
NOT: SARI
İŞARETLENENLERİ DEFTERİNİZE NOT EDİNİZ.RESİMLERİ GÖREMİYORSANIZ .DİĞER BAŞLIKLARDAKİ 9. SINIF DERS NOTU GÖNDERİLERİNE BAKINIZ.
Coğrafya, insanın içinde yaşadığı mekânı ve onunla olan
karşılıklı ilişkilerini inceler.
2. TANIM: COĞRAFYA
,canlı ve cansız varlıkların insan ile olan ilişkisini inceleyen bir bilim
dalıdır.
İnsan ve onun
faaliyetlerini sürdürdüğü mekân, coğrafyanın inceleme konusunu oluşturur.
İnsanın ilişkili
olduğu bu mekân, canlı ve cansız çevreden oluşur.
Coğrafyanın konusunu; hava küre (atmosfer),
su küre (hidrosfer),
taş küre (litosfer)
ve canlılar küresi (biyosfer)
oluşturur.
Atmosfer, çeşitli gazlardan oluşmakta ve bu kürede iklim
olayları gerçekleşmektedir. Coğrafyanın bu küredeki başlıca inceleme alanı, en
alt katmanda meydana gelen iklim olaylarıdır.
Litosfer, yerkürenin en üst katmanıdır. Yer kabuğu olarak
adlandırılan ve kayaçlardan oluşan bu katmanın yüzeyindeki girintiler,
çıkıntılar ve düzlüklerden oluşan yeryüzü şekilleri coğrafyanın inceleme
alanıdır.
Okyanuslar, denizler,
göller, akarsular ve yer altı suları gibi yeryüzündeki bütün su kütleleri hidrosferi meydana getirmektedir. Su kütlelerinin
büyük bir kısmını meydana getiren okyanuslar ve denizlerdeki yaşam, büyük
ölçüde bu kütlelerin ortalama 200 metrelik üst kısımlarında gerçekleşmektedir.
İşte coğrafi
anlamdaki yeryüzü; atmosfer, litosfer ve hidrosferin birbirine en yakın olduğu,
içinde canlıların yaşadığı kısımdır. Her üç kürenin en çok etkileşimde
bulunduğu alana ise biyosfer denir. Buna
göre insanın dışında var olan doğal ortam ile insan-doğa arasındaki etkileşim
sonucu ortaya çıkan beşerî ortam coğrafyanın inceleme alanını oluşturmaktadır.
COĞRAFYA’NIN
BÖLÜMLERİ
Zamanla coğrafyanın
araştırma sahası genişlemiş ve coğrafya çeşitli alt bilim dallarına
ayrılmıştır.
NOT:
SADECE TABLOYU DEFTERİNİZE YAZIN.İSTEYENLER AÇIKLAMAYIDA YAZABİLİR AMA ZORUNLU
DEĞİL.
FİZİKİ COĞRAFYA
Yeryüzünde doğal
ortamı oluşturan hem canlı (bitki, hayvan) hem de cansız (iklim, yer şekilleri
vb.) ögeleri konusu içine alır ve bunlar arasındaki karşılıklı ilişkileri
inceler. Jeomorfoloji, klimatoloji, biyocoğrafya, hidrografya ve kartoğrafya
doğal sistemlere (fiziki coğrafya) bağlı bilim dalları ve inceleme alanlarıdır.
Jeomorfoloji
(Yeryüzü Şekilleri Bilimi): Yer şekillerinin oluşumunda etkili olan iç ve
dış kuvvetlerin neler olduğunu ve hangi yer şekillerini oluşturduğunu ele alan
bilim dalıdır. Yer şekillerini (dağ, ova, plato, vb.) gruplandırır ve bunların
oluşumu ile yeryüzündeki dağılışını açıklar. Bu bilim dalı jeoloji (yer bilimi), jeofizik (yer fiziği bilimi) ve litoloji (taş bilimi) gibi bilim
dallarından yararlanmaktadır.
Klimatoloji
(İklim Bilimi): Sıcaklık, basınç, rüzgâr, nem ve yağış gibi iklim olaylarının yıllık
ya da uzun yıllar ortalamalarını ele alır. Bunların yeryüzündeki dağılışını ve
özelliklerini belirtir. İklim tipleri ve dağılışları hakkında bilgi verir.
Klimatolojinin yararlandığı başlıca bilimler meteoroloji, fizik ve kimyadır.
Biyocoğrafya
(Canlılar Coğrafyası): Topluluklar halindeki bitki ve hayvanların
yeryüzündeki dağılışını ve bu dağılışta etkili olan faktörleri inceler.
Biyocoğrafya biyoloji, botanik, zooloji bilimlerinden
yararlanmaktadır.
Hidrografya
(Sular Coğrafyası): Okyanus ve denizlerdeki su hareketlerini, karalardaki yer altı ve yer
üstü sularının dolaşımını ve özelliklerini inceler. Bu bilim dalının
yararlandığı başlıca bilimler su bilimi (hidroloji), akarsu bilimi (potamoloji), göl bilimi (limnoloji), okyanus bilimi (oseonografya) ve yer altı suları bilimidir (hidrojeoloji).
Kartoğrafya
(Harita Bilimi): Yer’in şeklini, boyutlarını, hareketlerini; coğrafi olayların
yeryüzündeki dağılışını haritalarla gösteren ve harita çizim yöntemleri gibi
konuları ele alan bilim dalıdır.
Toprak
Coğrafyası: Yeryüzündeki toprakların dağılışını ve özelliklerini inceler. Pedoloji (toprak bilimi), toprak
coğrafyasının yararlandığı bilim dalıdır.
Doğal
Afetler Coğrafyası: Yeryüzünde meydana gelen afetlerin dağılışını ve özelliklerini
inceler. Bu bilim dalı jeoloji, jeofizik, klimatoloji, fizik ve kimya gibi bilim dallarından yararlanmaktadır
BEŞERÎ VE EKONOMİK
COĞRAFYA
Beşerî coğrafya insan
toplulukları ve doğal çevre arasındaki ilişkiler; nüfus ve yerleşme özellikleri
ile ekonomik coğrafya konularını inceler.
Nüfus
Coğrafyası: Bu bilim dalı nüfusun özelliklerini, dağılışını, göçleri ve bunları
etkileyen etmenleri inceler. Nüfus coğrafyası demografi ve sosyoloji bilimlerinden yararlanmaktadır.
Yerleşme
Coğrafyası: Yerleşmenin oluşumunu, gelişimini, özelliklerini ve bunları etkileyen
etmenleri inceleyen bilim dalıdır. Arkeoloji ve tarih, yerleşme coğrafyasının yararlandığı bilim
dallarıdır.
Kültürel
Coğrafya: Yeryüzündeki kültürleri, coğrafi bakış açısıyla inceleyen bilim
dalıdır. Etnografya, paleantoloji ve arkeoloji bu bilim dalının yararlandığı
başlıca bilimlerdir.
Siyasi
Coğrafya: Siyasi olayların nedenlerini, meydana geldikleri yerlerle
bağlantılarını ve bu olayların dağılışını inceleyen bilim dalıdır. Jeopolitik ve tarih, bu bilim dalının yararlandığı başlıca bilimlerdir.
Tarihî
Coğrafya: Geçmişe ait belge ve bilgilerden yararlanarak bir alanın geçmiş zaman
dilimindeki coğrafi özelliklerini araştıran bilim dalıdır. Bu bilim dalının
yararlandığı başlıca bilim dalı arkeolojidir.
Tarım
Coğrafyası: Tarım ürünlerinin ekim ve dikimini, hayvan yetiştiriciliğini,
balıkçılığı ve ormancılığı; neden, dağılış ve etkileşim ilkelerine göre
inceleyen bilim dalıdır. Zooloji ve botanik bu bilim dalının yararlandığı
başlıca bilim alanlarıdır.
Sanayi
Coğrafyası: İnsan faaliyetleri sonucunda ham ya da yarı işlenmiş maddelerin
işlenerek mamul madde hâline gelmesi etkinliğiyle ilgili kolları, bu
kuruluşların dağılışı ve bu dağılışta etkili olan faktörleri inceler.
Ulaşım
Coğrafyası: Kara, hava, demir ve deniz ulaşımını etkileyen faktörler ile bunların
gelişimini ve dağılışını inceleyen bilim dalıdır.
Enerji
Coğrafyası: Enerji kaynaklarının oluşumunu, özelliklerini ve dağılışını inceleyen
bilim dalıdır.
Ticaret
Coğrafyası: Ticaretin ortaya çıkmasının nedenlerini, ticarete konu olan ürünlerin
özelliklerini ve dağılışını inceleyen bilim dalıdır.
Turizm
Coğrafyası: Turizmin türlerine göre sınıflandırılması, dağılışı ve mekânla
etkileşimini inceleyen bilim dalıdır.
Sağlık
Coğrafyası: Mekândan kaynaklanan sağlık sorunlarının nedenlerini ve dağılışını
inceleyerek sentezleyen bilim dalıdır. Bu bilim dalı tıp biliminden yararlanmaktadır.
!!! NOT: SARI İŞARETLENEN ALANLARI DEFTERİNİZE NOT
EDİNİZ.
DÜNYANIN ŞEKLİ VE SONUÇLARI
Dünya’nın kutuplardan basık, Ekvator’dan şişkin
şekline geoit adı verilir.
Dünya’nın geoit şekli, kendi ekseni etrafında dönüşü sırasında oluşan, merkez
kaç kuvvetiyle savrulması sonucu meydana gelmiştir.
Dünya’nın kutuplardan
basık, Ekvator’dan şişkin olmasına bağlı olarak Ekvator çevresi (40.076 km)
kutuplar çevresinden (40.009 km) daha uzundur. Bu nedenle yeryüzündeki en uzun
hayali çizgi Ekvator’dur.
Kutupların yarıçapı (6.357 km), Ekvator’un yarıçapından (6.378 km), 21 km daha
kısa olduğu için kutuplar Dünya’nın merkezine daha yakındır. Bu nedenle yer
çekimi Ekvator’da az, kutuplarda fazladır.
Dünya’nın Şeklinin Sonuçları Dünya’nın genel görüntüsü küreyi andırmakla birlikte
tam bir küre olmadığı, kürenin biraz boyut değiştirmiş hâli olduğu ölçümler ile
kanıtlanmıştır. Bu nedenle Dünya’nın şeklinin sonuçlarını iki başlık altında
incelemek gerekir.
Dünya’nın Geoit Olmasının Sonuçları 1) Ekvator’un uzunluğunun tam bir meridyen dairesinin
(iki meridyen yayının birleşmesi) uzunluğundan 67 km daha fazla olmasıdır. 2)
Ekvator’un yarıçapının kutupların yarıçapından 21 km daha uzun olmasıdır. 3)
Kutup noktalarındaki yer çekimi gücünün Ekvator’daki bir yere göre daha fazla
olmasıdır.
Dünya’nın
Küresel Şeklinin Sonuçları
1) Güneş ışınlarının yere düşme açısı Ekvator’dan
kutuplara doğru gidildikçe daralır. Buna bağlı olarak kutuplara gidildikçe;
• Sıcaklık azalır.
• Gölge boyları
uzar.
• İklim
özellikleri değişir.
• Bitki örtüsü
değişir.
2)
Dünya’nın bir yarısı aydınlıkken diğer yarısı karanlık olur.
3)
Ekvatordan kutuplara doğru gidildikçe paralellerin çevre uzunlukları kısalır.
4) Ekvatordan kutuplara doğru gidildikçe ardışık iki
meridyen arasındaki uzaklık azalır ve tüm meridyenler kutup noktalarında
birleşir.
5) Harita çizimlerinde hatalar meydana gelir.
6) Ekvator
ve kutuplarda termik basınç kuşakları oluşur
Dünya’nın Hareketleri
1-Günlük
Hareket 2-Yıllık Hareket
1-Günlük
Hareket (Dünya’nın Kendi Ekseni Etrafında Dönmesi)
Dünya’nın kendi
ekseni etrafında tam
bir devir yapmasına Günlük Hareket denir. Dünya,
kendi ekseni etrafında batıdan doğuya doğru döner. Bu dönüşünü 24 saatte
tamamlar.Bir dönüşü için geçen bu süreye bir gün denir.
Çizgisel
Hız : Ekvatordan kutuplara doğru
azalır.
SONUÇLARI
1.
Gece
gündüz birbirini takip eder.
2.
Güneş ışınlarının
geliş açısı gün içinde değişir.
3.
Gölge
boyu gün içinde değişir.
4.
Günlük
sıcaklık farkları oluşur.(Günlük Basınç Farkları / Meltem Rüzgarları /
Fiziksel(Mekanik) Çözünme oluşur.
5.
Yerel
saat farkları oluşur.
6.
Sürekli rüzgarlar; Kuzey Yarım Küre’de sağa
, Güney Yarım Küre’de sola sapar.
7.
Dinamik Basınç
kuşakları oluşur.
Dünya’nın
Yıllık Hareketi ve Sonuçları
Dünya, kendi ekseni etrafındaki
günlük dönüşünü sürdürürken, bir yandan da Güneş’in çevresinde dolanır. Dünya, Güneş etrafındaki
dönüşünü elips şeklindeki bir yörünge üzerinde 365 gün 6 saatte tamamlar. Bu
harekete takvim yılı veya güneş yılı denir.
Dünya’nın Güneş’e olan
uzaklığı sabit değildir. Bazen yaklaşırken, bazen uzaklaşır. Bunun nedeni,
Dünya yörüngesinin elips şeklinde olmasıdır. Dünya’nın Güneş’e en yakın olduğu 3 Ocak tarihine Perihel (Günberi) denir. Dünya’nın Güneş’ten en uzak olduğu 4 Temmuz
tarihine ise Afel (Günöte) denir.
**Şekil çizilmeli.
Yörüngenin Elips
Şeklinde Olmasının Sonuçları
•
Dünya, 3 Ocak’ta (günberi
veya perihel) Güneş’e en
yakın konumda; 4 Temmuz’da da (günöte veya aphel) en uzak konumdadır. Bu
durum, Dünya ile Güneş
arasındaki çekim kuvvetini etkiler.
• Dünya’nın yörüngesindeki hızı değişir. Hız, 3 Ocak’a yakın tarihlerde
artarken 4 Temmuz’a yakın tarihlerde ise azalır.
• Şubat ayı 28 gün sürer.
• Eylül ekinoksu 2 gün gecikmeyle 23 Eylül’de gerçekleşir.
• Yarım kürelerde mevsim süreleri farklı olur (Kuzey Yarım Küre’de yaz mevsimi
daha uzun yaşanır).
Dünya’nın Yıllık
Hareketi ve Eksen Eğikliğinin Sonuçları
• Güneş ışınlarının bir noktaya düşme açısı yıl içinde değişir.
• Sıcaklık değerleri yıl içinde değişir.
• Cisimlerin gölge boyları yıl içinde değişir.
• Aydınlanma çemberi yıl içinde kutup daireleri ile kutup noktaları arasında
yer değiştirir.
• Matematiksel (meteorolojik) mevsimler oluşur.
• Aynı anda farklı yarım kürelerde farklı mevsimler yaşanır.
• Yıl boyunca öğle vakti Güneş’in ufuk düzlemi üzerindeki yükseltisi değişir.
• Güneşin doğuş ve batış saati ile doğduğu ve battığı yer yıl içinde değişir.
• Muson rüzgârları oluşur.
• Gece-gündüz süreleri yıl içinde değişir.
• Güneş ışınlarının atmosferdeki tutulma oranı yıl içinde değişir.
• Matematik iklim kuşakları oluşur.
MEVSİMLER VE ÖZELLİKLERİ
Mevsimler
güneşin gün dönümü ve gece gündüz eşitliği noktaları arasından geçişleri
arasındaki sürelerdir. Mevsimlerin oluşmasının temel sebebi eksen eğikliği ve
Dünya’nın Güneş çevresindeki hareketidir. Her iki yarım kürede de mevsimler
birbirinin tersi olarak yaşanır. KYK yazı yaşarken, GYK kışı yaşamaktadır. Aynı
şekilde birinde sonbaharı yaşanırken diğeri de ilkbahar yaşanır.
Dünya’nın eksen eğikliği ve yıllık hareketine bağlı olarak dört önemli gün
ortaya çıkar. Bu günler mevsim başlangıcı olduğu için Gündönümü adı da verilir.
21 Mart ve 23 Eylül Ekinoks tarihleri, 21
Aralık ve 21 Haziran Solstis tarihleridir.
Eğer eksen eğikliği olmasaydı, Dünya güneş
etrafında dolanırken, güneş ışınlarının yere düşme açısı değişmeyecek, sıcaklık
değişimleri gerçekleşmeyecek, böylece mevsimler de oluşmayacaktı.
Gündönüm (solstis) tarihleri gündüz sürelerinin uzamaya veya kısalmaya döndüğü
tarihlerdir. Ekinoks tarihleri ise güneş ışınlarının ekvatora dik düştüğü ve
bütün dünyada gece ve gündüz sürelerinin eşit olduğu tarihlerdir.
21 MART İLKBAHAR EKİNOKSU
Dünya’nın yörünge üzerindeki konumu nedeniyle
eksen eğikliğinin etkisi ortadan kalkar ve güneş ışınları ekvatora dik gelir.
1. Güneş ışınları ekvatora dik düşer.
2. Bütün dünyada gece ve gündüz eşitliği yaşanır.
3. Güneş her iki kutuptan da görünür. KKN’nda güneş doğmaya; GKN’nda güneş
batmaya başlar.
4. Kuzey Yarım Küre’de ilkbahar, Güney Yarım Küre’de sonbahar başlangıcıdır.
5. Aydınlanma çemberi kutup noktalarından teğet geçer.
6. Kuzey Yarım Küre’de gündüzler gecelerden; Güney Yarım Küre’de geceler
gündüzlerden daha uzun olur.
7. Bir meridyen üzerindeki
bütün noktalarda güneş aynı anda doğup, aynı anda batar.
8. Gölge boyu ekvatorda 0’dır.yani gölge oluşmaz.
23 EYLÜL (SONBAHAR EKİNOKSU)
Dünya’nın yörünge üzerindeki konumu nedeniyle
eksen eğikliğinin etkisi ortadan kalkar ve güneş ışınları ekvatora dik gelir.
1. Güneş ışınları ekvatora dik düşer.
2. Bütün dünyada gece ve gündüz eşitliği yaşanır.
3. Güneş her iki kutuptan da görünür. KKN’nda güneş batmaya; GKN’nda güneş
doğmaya başlar.
4. Kuzey Yarım Küre’de sonbahar, Güney Yarım Küre’de ilkbahar başlangıcıdır.
5. Aydınlanma çemberi kutup noktalarından teğet geçer.
6. Kuzey Yarım Küre’de geceler gündüzlerden; Güney Yarım Küre’de gündüzler
gecelerden daha uzun olur.
7. Bir meridyen üzerindeki bütün noktalarda güneş aynı anda doğup, aynı anda
batar.
8. Gölge boyu ekvatorda 0’dır.gölge oluşmaz.
21 HAZİRAN
YAZ SOLSTİSİ
Dünya’nın
yörünge üzerindeki konumu ve eksen eğikliği nedeniyle KYK güneşe dönüktür ve
güneş ışınları Yengeç Dönencesine
dik gelir.
**Şekil çizilmeli.
1. Güneş ışınları Yengeç Dönencesine dik düşer.
2. Ekvatordan güneye gidildikçe geceler uzar, gündüzler kısalır.
3. Ekvatordan kuzeye gidildikçe gündüzler uzar, geceler kısalır.
4. Kuzey Yarım Küre’de yaz, Güney Yarım Küre’de kış başlangıcıdır.
5. Aydınlanma çemberi kutup dairelerine teğet geçer.
6. Kuzey Kutup Dairesi’nin tamamı güneşi görürken, Güney Kutup Dairesi’nin
tamamı karanlıkta kalır.
7. Güneş KYK’nde ufuk düzlemi üzerindeki en yüksek, GYK’nde en alçak konumuna
gelir.
8. Gölge boyu KYK’nde en
kısa, GYK’nde en uzun durumdadır.
9. KYK’de en uzun gündüz,
en kısa gece; GYK’de en kısa gündüz, en uzun gece yaşanır.
10. Bu tarihten sonra
KYK’de gündüzler kısalmaya, geceler uzamaya; GYK’de gündüzler uzamaya, geceler
kısalmaya başlar.
11. Bu tarihten sonra KYK’de güneş ışınlarının geliş açıları küçülmeye; GYK’de
büyümeye başlar.
21 ARALIK (KIŞ SOLSTİSİ)
Dünya’nın
yörünge üzerindeki konumu ve eksen eğikliği nedeniyle GYK güneşe dönüktür ve
güneş ışınları Oğlak Dönencesine dik gelir.
**Şekil çizilmeli.
1. Güneş ışınları Oğlak Dönencesine
dik düşer.
2. Ekvatordan kuzeye gidildikçe geceler uzar, gündüzler kısalır.
3. Ekvatordan güneye gidildikçe gündüzler uzar, geceler kısalır.
4. Kuzey Yarım Küre’de kış, Güney Yarım Küre’de yaz başlangıcıdır.
5. Aydınlanma çemberi kutup dairelerine teğet geçer.
6. Güney Kutup Dairesi’nin tamamı güneşi görürken, Kuzey Kutup Dairesi’nin
tamamı karanlıkta kalır.
7. Güneş GYK’nde ufuk düzlemi üzerindeki en yüksek, KYK’nde en alçak konumuna
gelir.
8. Gölge boyu GYK’nde en kısa, KYK’nde en uzun durumdadır.
9. GYK’de en uzun gündüz, en kısa gece; KYK’de en kısa gündüz, en uzun gece
yaşanır.
10. Bu tarihten sonra GYK’de gündüzler kısalmaya, geceler uzamaya; KYK’de
gündüzler uzamaya, geceler kısalmaya başlar.
11. Bu tarihten sonra GYK’de güneş ışınlarının geliş açıları küçülmeye; KYK’de
büyümeye başlar.
NOT 1: 21 Mart-23 Eylül tarihleri arasında Kuzey Kutup
Noktası 6 ay gündüz, Güney Kutup Noktasında ise 6 ay gece yaşanır. 21
Eylül-Mart23 tarihleri arasında Kuzey Kutup Noktası 6 ay gece, Güney Kutup
Noktasında ise 6 ay gündüz yaşanır.
NOT 2: Güneş ışınları dönenceler arasındaki her noktaya
yıl içerisinde iki defa dik düşerken, dönencelere bir defa dik düşer.
Yorumlar
Yorum Gönder